BORNOVA’DAKİ  ATTİLÂ İLHAN ANMASI

YAZAR: RECAİ ŞEYHOĞLU

1925’in 15 Haziran’ında Menemen’de doğmuş ama herkes bilir ki Attilâ İlhan Karşıyakalıdır.

Eviyle, dostlarıyla, büstüyle, heykeliyle hep Karşıyaka’dadır o.

Kültür Bakanlığı, yurdun dört bir köşesinde düşün ve edebiyat dünyamızın özneleri adına  farklı kentlerimizde edebiyat müze kütüphaneleri  açarken  İzmir’de açılacak olanın adını da ‘ Attilâ İlhan Edebiyat Müze Kütüphanesi ‘ olarak belirlemişti.

Ne olduysa / neden olduysa, 8 Eylül 2021’de Bornova’daki Tristramp Köşkü’nde açılan edebiyat müze kütüphanesine Attilâ İlhan’ın adı verilmedi.

Binasıyla, içindeki eşya ve objeleriyle harikulade bir kültür mekânı olan edebiyat müze kütüphanesinin adının ‘ Attilâ İlhan Edebiyat Müze Kütüphanesi ‘  şeklinde değiştirilmesi için Hidayet Karakuş, Nüket Hürmeriç, Hasan Zeki Sungur, Ardahan Totuk, Osman Akbaşak, Ahmet Gürel gibi dostlar başta olmak üzere bilim-sanat- edebiyat dostu arkadaşlarla  müze önünde basın açıklaması yaptıysak da, konuyu hep gündemde tutmaya çabaladıysak da  istediğimiz sonuca bir türlü alamadık. 

 Ama şu oldu; Tristramp Köşkü’ne gidiş gelişlerimiz bize edebiyat dostu bir arkadaşı kazandırdı. Bu mekânın sorumlu müdürü olan Yılmaz Baran’ı…

Fırsat ve olanak buldukça yanıma arkadaş alıp hep gidip geliyorum Yılmaz Baran’ı ziyarete…

Elinden geldiğince bu mekâna dinamizm kazandırmaya çalışıyor. Söyleşiler düzenleyerek, dinletiler gerçekleştirerek…

13 Ekim’de düzenlenen  ‘ Attilâ İlhan’ı Anma Programı ‘  başlıklı davetiyenin altındaki ikinci ana başlık ise ‘ İzmir Devlet Opera ve Balesi Konseri ‘ydi.

Liseli ve ilkokullu öğrencilerle cıvıl cıvıldık müze kütüphanenin/ böcek müzesinin önündeki alanda.

Liseli öğrenciler şiirlerini seslendirdiler, Devlet Opera ve Balesi’nin  soprano ve tenorları da söyledikleri aryalarla, yaptıkları düetlerle Attilâ İlhan sevenlerine klasik müzik ziyafeti çektiler.

                                                                                  *

Attilâ İlhan’ı 10 Ekim 2005’te kaybetmiştik.

Ne doğduğu Menemen’de ne de evinin /büstünün ve heykelinin  bulunduğu Karşıyaka’da bir  anma programı düzenlenmişti.

Şair- yazar- senarist- düşünür-gazeteci- eleştirmen Attilâ İlhan hem belediyelerin hem de CHP’nin ve sivil toplum örgütlerinin gündeminde olmalıydı oysa.

O sabah Sancar Maruflu Sivil Toplum Yerleşkesi’nin genç sorumlusu Saadet Uylaş’ı arayıp sordum: ‘’ Attilâ İlhan ile ilgili bir program var mı? ‘’

Çarşı Kültür Merkezi’nde de bir anma programı yoktu.

CHP Karşıyaka İlçe Başkanının basın danışmanı olan iletişimci Tolga Çalışkanelli’yi arayıp öneride bulundum: ‘’ İlçe örgütü olarak hemşerimiz Attilâ İlhan’la  ilgili bir basın açıklaması yaparsanız şık olur.’’

Belediye başkanımız doktor/ yazar Cemil Tugay’a da önerdim.

Onca işinin arasında başkana  böylesi bir öneride bulunmak yerine yoksa belediyenin kültür müdürünü mü arasaydım?

Belediyenin kültür işlerinden sorumlu birine böyle bir öneride bulunmak sayın müdürümüzü incitebilir düşüncesiyle çekindim, aramadım.

Ama bir gerçek var ki Attilâ İlhan Karşıyaka’da anılmalı, salonlardan biri ağzına kadar Kaptan’ın okurları/ sevenleriyle dolup taşmalıydı.

Sadece bir şair değildi çünkü o! Düşün adamıydı, Cumhuriyet gazetesi yazarıydı.

 Oyuncu- Seslendirme sanatçısı- yazar- yönetmen Mükerrem Nedret Bilgütay (Nedret Güvenç), oyuncu- yapımcı-senarist—ressam Ayhan Işıyan ( Ayhan Işık ), seramik sanatçısı- ressam Ümran Baradan, piyanist- şarkıcı Ferdi Özbeğen, şarkıcı – sinema oyuncusu Tanju Okan gibi ünlü  İzmirli sanatçıların ölüm yıldönümlerinde anılmıyor oluşu nedeniyle bunun hesabı sorulmaz kimseden. Merak edenler bilgisunardan özgeçmişlerine bakarak öğrenir, kişi olarak ya da sevenleri olarak bir yerlerde anabilirler bu sanatçıları.

Attilâ İlhan, sanatıyla ve düşünceleriyle bu toplumu etkilemiş bir değerdir.

Şiirleriyle hâlâ anılan/ sevilen biridir.

Ne unutulacak ne de ihmal edilecek biridir.

 ‘’ KÜLTÜR: Bir toplumun duyuş ve düşünüş birliğini oluşturan, gelenek durumundaki her türlü yaşayış, düşünce ve sanat varlıklarının tümü. Kültür; toplumsaldır, tarihseldir, öğrenilip aktarılması gereken bir kalıttır, işlevseldir, devingen ve değişkendir.

Bir ulusun asırlar boyunca oluşturduğu yaşam tarzlarının kodlarını içine alan hafıza gibidir.’’

İl kültür müdürleri, belediyelerin kültür müdürleri bu tanıma uygun işlerin / eylemlerin bir nolu adresleridir.

Nasıl ki dil düşüncenin aynasıysa, kültür müdürlüklerinin düzenledikleri sinema/ tiyatro günleri, dinletiler, imza ve söyleşiler, toplumun gelişmesine yönelik her türlü eğitim- bilim- edebiyat-spor-sanat etkinlikleri belediyelerin aynasıdır.

Attilâ İlhan’ın anılmasındaki ihmalkârlık bağışlanamaz!

11 Ekim’de de Fakir Baykurt ile ilgili bir etkinliğe tanık olmadık.

O Fakir Baykurt ki, köy romancılığının önünü açmış bir büyük öğretmenimiz/ örgütçümüz ve yazarımızdır. Komşu ilçemizde onun adına roman yarışmaları düzenleniyorken bizim ilçemizdeki sessizlik / suskunluk yakışıyor mu Karşıyaka’mıza?

15 Eylül’de ya da 2 Haziran’da Orhan Kemal’i andık mı? O büyük Orhan Kemal’i…

Bırakalım Fakir Baykurt ve Orhan Kemal’i…

6 Ekim 1923 Yaşar Kemal’in doğum günüydü.

Karşıyaka, İzmir’in / Türkiye’nin Batı’ya açılan yüzü…

Karşıyaka’da Yaşar Kemal’i anlatacak Hidayet Karakuş, Hüseyin Yurttaş, Efdal Sevinçli, Semih Çelenk gibi değerlerimiz varken onların ağzından Yaşar Kemal romanlarını dinlemek yakışmaz mıydı ilçemize?

Büyük bir olasılıkla unutuluyor.

‘ Belirli Günler ve Haftalar ‘ ile  Behçet Necatigil’in  edebiyatımızın topoğrafyasını çıkardığı anıt sözlük olan ‘ Edebiyatımızda İsimler Sözlüğü ‘  kültür müdürlüklerinin demirbaşında yoksa satın almak da zor değil ya !.

Kültür müdürlüklerine yoksa işini bilen bir danışman mı tahsis edilse?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir


Notice: ob_end_flush(): failed to send buffer of zlib output compression (0) in /home/sultanma/public_html/wp-includes/functions.php on line 5464