Neye sabır neye şükür
YAZAR: SERHAT KORLU
Hayat hakkı insanca yaşama hakkı sağlık hizmetleri çalışabilme hakkı gezebilme hakkı… İnsanın en doğal özlük haklarıdır. Bu haklarımız elimizden almak kısıtlamak ve ya zorlaştırmaya kimsenin hakkı yoktur.
Fakat günümüz insanı maalesef o kadar korkutuldu, hayatı korkarak yaşamak zorunda kaldı. Özgürlüklerine sahip çıkamıyor.
Özellikle toplum mühendisleri insanları öyle başarılı bir şekilde yönlendire biliyor. İstediklerine insanları çok kolay ikna edebiliyorlar. İnsanı insan yapan düşünme hakkını bile ellerinden alıyorlar. Sabretmek gerekiyor şükretmek gerekiyor diyerek te aklımızla oynuyorlar…
Sabır kelimesi günümüz insanın tam olarak anlayamadığı bir söz oldu. Sabır üstümüze düşeni yaptıktan sonra zamana bırakmaktır olgunlaşıp meyvesini alabilmeyi beklemektir.
Şükür ise sabrımızın sonunda elimize geçen kazancın miktarına teşekkür etmektir. Şükür ve sabır hakkımızı aldığımız sürece güzeldir.
Birde şöyle düşünelim bizim bir tarlamız var ve bu tarlayı elimizden geldiğince en güzel şekilde işledik. Saatlerimizi ayırdık sürdük tarlamızı, günlerce uğraşıp ektik, çapaladık, suladık vakti geldi hasat ettik. Bu süreç içersin de zorluklara yorgunlukla mücadele ederken kendimizi ruhen ve bedenen zorlamaya sabır denir.
Sonra bu emek ve sabrın sonucunda elimize geçmesi gereken bir hasılat vardır. 10 ton buğday almamız gerekir diyelim ki ama bizim elimize 9 ton geçmiştir ama zaten 5 tondan sonra bizim bütün emeklerimi hem karşılıyor ve fazlasıyla yetiyorsa şükrederiz.
Düşünün ki birileri gelip bu elimizdekini zorla alsa ve size ihtiyacız kadarını bile yalvar yaka zor bıraksa siz bu durumda şükrede bilir misiniz? Bu durumda halinize şükredip her yıl buna katlanmalı mısınız? Yoksa bu kişilere karşı tedbir almalı sabırla gerekeni yapmalı ve malımızı ve canımızı koruyabildiğiniz zaman mı? Gerçek anlamda şükürede bilirsiniz. Zalimler değişse yeni gelen bize biraz daha fazla bıraksa şükür ya diğerine göre biraz daha fazla bıraktı diye mi şükretmeliyiz başımıza gelenlere sesiz sabretmeliyiz.
Zaten bizim hakkımızı çalıyorlar hakkımız olanı aldığımızda şükretmeliyiz hakkımızı gasp edildiğinde mücadele etmeliyiz.
İnsan olarak hakkımız olanı alıp ta sonra bize gıdım gıdım verenlere köle olmamalıyız.
Bu günlerde günümüz insanımızın başına gelende tam olarak bu.İşverenler emeklerimizi çalıyor küresel çeteler ilaç kartelleri sağlımızı çalıyor din adı altında insanların inançlarını çalıyorlar özgürlüklerine karışıyorlar ne garip ki her kez bir başkasını suçlayarak kendilerini aklıyorlar.
Fakat sabırla çalışan emek harcayıp kazanan, kazandıktan sonra emeği çalınana şükretmek kalıyor…
Sabır ve şükür güzeldir ama birileri bu iki mukaddes değerlerimizi çıkarları doğrultusun hakkımızı gasp etmek için kullanıyorsa sabır, sabır olmaz şükür, şükür olmaz…